İZ BIRAKMADAN POLONYA’DAN JAPONYA’YA SIFIR EMİSYONLU NISSAN LEAF

Fizikte, ‘Gözlemci Etkisi’ adı verilen bir teori vardır. Bu basitçe bir durumun veya olgunun ilgili olguyu değiştirdiğini gözlemlemektir.

Aynı durum seyahat için de geçerli. Angkor Wat, Kamboçya’daki tapınak kompleksine olan ziyaretçi akını nedeniyle ortaya çıkan aşınma ve yıpranma, birçok kısmın onarılmasına veya kapatılmasına neden olmuştur.

Turizmin seyahat ettiğimiz yerlere olumsuz fiziksel etkilerini görmek basittir. Ancak daha derine indiğimizde, seyahat ettiğimiz yerlerin kültürüne ve ekonomisine daha az görünür ve belki de daha çok hasar veren bir etkisi mevcuttur.

Bazı insanlar, yeni yolları güvenilir bir şekilde, olduğu gibi keşfediyorlar ve bu durum süreçte daha az bir hasar meydana getiriyor. Sürdürülebilir seyahate hoş geldiniz.

Kaminski, yakın bir zamanda Polonya Zakopane’den Japonya Tokyo’ya sıfır emisyonlu Nissan LEAF ile 16.000 km süren 3 aylık bir yolculuğa çıktı. #NoTraceExpedition adı altında engebeli arazilere sahip Rusya, Moğolistan ve Çin dâhil olmak üzere iki kıtada sekiz ülkeden geçmiştir. Yolculuğun sürdürülebilirliği, karbon emisyonu yaratmamanın ötesine geçmiştir. Marek, çöp oluşumunu asgari düzeye indirmek için birtakım düzenlemeler yaparak, çadır, tamir seti, yemek ve pişirme aletleri ile tekerlek üzerinde bir yaşam alanı yaratmıştır. Hatta LEAF içerisinde tamamen uzanmasını sağlayacak bir yatak da dâhil etmiştir.

Kendisi bu gibi yolculuklara aşinadır – hem Kuzey hem de Güney Kutbu’nu aynı yıl içerisinde ziyaret eden ilk insandır – ve bunu tek başına yapmıştır. Böylelikle Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Marek’in asıl ödülü gezegeni kurtarmak ve yaşadığımız dünyayı herkes için daha iyi hale getirmektir. Hatta engelli gençlere kutup bölgelerini seyahat etmeleri konusunda yardımcı olan hatta gerçek seferlere dâhil olmalarını sağlayan bir dernek de kurmuştur.

%100 elektrikli bir araçta bu kadar mesafe kat etmek, yanında bazı eşsiz zorluklar da getiriyor, bunun karşılıkları da var tabii ki. LEAF’i şarj etmek için gerekli olan süre, Marek’e yerel topluluklar ile vakit geçirme, kendileri hakkında daha fazla şey öğrenme ve sürdürülebilir seyahatinin vizyonunu paylaşma şansı vermiştir. Rusya, Çin ve Japonya’daki modern şehirlerden, Sibirya ve Moğolistan’daki kırsal alanlara kadar – ki buralar daha önce bir elektrikli aracın gördüğü yerler değildir – Marek ve LEAF’i buraları görme fırsatına kavuştu.

Yollar, hava koşulları, diller ve kültürler uçsuz bucaksız ve değişik iken, gezegenimize ilişkin endişelerimizin ortak olduğunu ve daha parlak bir gelecek sunmanın ortak konular olduğunu öğrenmiş oldu.

İnanması güç ama Kaminski’nin LEAF’i bu efsanevi yolculuk öncesinde hemen hemen hiç modifikasyon görmemişti. Arabayı, denk gelebileceği çeşitli elektrik kaynaklarından elektriğe bağlamak için, Marek, özel yapım çeşitli adaptörlerden oluşan bir set ile yola çıkmıştır.

LEAF, bu sefer sırasında herhangi bir arıza yapmayarak %100 güvenilir olduğunu ispatladı. Nissan’ın sürüş asistanı olan ProPILOT’un, sürücülere uzun yolculuklar ve sık sık dur-kalk yapılan trafik durumları sırasında yardımcı olmak için tasarlandığını ve direksiyon başında uzun sürelerde kendisini rahatlattığını belirtmiştir.

Bu epik yolculuk hayatta bir kere yapılacak bir şey olsa da, Kaminski ve NoTrace daha da büyük bir yolculuğa çıkmaya hazırlanıyor. 2019 yılında Nissan EV’i sürdürülebilir seyahat ve yaşamın vizyonunu ve gerçekliğini paylaşacağı küresel bir sefer için kullanmayı düşünüyor. Bazı heyecan verici yeni teknolojiler de bu yolculuğa katılacaklar; Marek, yardımcı pilotu olarak bir prototip yapay zekâ sistemi geliştirecek olup, bu sistem yalnızca küresel iklim koşullarında rehberlik etmeyecek, aynı zamanda bu koşulları inceleyecektir.

Yapay zekâ, tayfunlar, kar fırtınaları, fırtınalar gibi koşullara seyahat edilen ilk NoTrace seferi için geliştirilen ilk beceri setine yeni bir ekleme olacaktır. Marek, 16.000 kilometrelik yolculuğun kendisine 16.000 yeni bilgi öğrettiğini belirtti.

Marek’in öz geçmişi kendisinin bu yolculuk için son derecede uygun olduğunu göstermekle birlikte, kendisi, sürdürülebilir seyahatin, EV ile büyük bir maceranın bile herkes için uygun olduğunu belirtmektedir. Önerisi şu; “Hazırlıklı olun ve sakın korkmayın, önemli olan planlamak, planlamak ve planlamak.”

Sosyal medya ve internet ile kafa denginiz olan maceracıları bulabilirsiniz. Bir EV ile, şarj edebilmek için yer bulmak – ve bunları ödemek – konusunda daha az sorun yaşarsınız. Bazıları, önceden sipariş etmeniz gereken şarj kartlarını gerektirmektedir. Bunu yaşamaya değer; dünyayı, insanları ve paylaştığımız çevreyi görmenin ödülü, zorluklarının çok ötesinde.

Tek bir damla benzin kullanmadan, daha önce hiç EV görmemiş yerlerde, Marek ve Nissan LEAF’i, karayolu seyahatine tamamen yeni bir vizyon kattı ve bu sırada muhteşem şeyler gördü.